Kategoriler
Gezmelisin

İSKANDİNAVYA’NIN EN GÜZEL ÜLKELERİNDEN NORVEÇ’İ BİRAZ TANIYORUZ

Kuzey ışıklarının masalsı görüntüsüne hayranlık duyacağınız, sokaklarını bisikletle keşfedebileceğiniz ve muhteşem doğal güzelliklerini seyre doyamayacağınız Norveç gezilmesi gereken yerler arasında il sıralardadır.

Türkiye’den İskandinavya turları konusundaki ilgiyi görmemek mümkün değil çünkü bu bölgeyi kapsayan birbirinden güzel ülkeleri görebilmek mümkün. Norveç turları bu anlamda en çok tercih edilen turlar arasında gösterilebilir. Bu nedenle de Avrupa turları denildiğinde aklımıza ilk olarak gelen Norveç ile ilgili gezebileceğiniz birbirinden güzel şehirleri sizinle paylaşmak istedik. Norveç’te harika bir doğal güzellik söz konusu bu nedenle de ülkeye giderken yanınızda ya çok iyi bir kamera ya da fotoğraf makinası götürmeniz gerekiyor.

Norveç’i kendine has bir hale dönüştüren özelliklerinden birisinin araba ya da bir bisikletle keşfe çıkabiliyor olmanızdır dolayısıyla bu doğa mucizesi olan bölgeyi daha yakından tanımış olacaksınız. Kuzey ışıkları gördüğünüzde sizi büyüleyecek güzelliğe sahip.

Norveç’in çok zengin bir kültürü ve köklü bir tarihi var bu yüzden de gelen misafirler yaşam tarzından oldukça etkileniyor. Binalar ve köyleriyle Norveç sizi etkileyecek. Şunu iddia ediyorum ki bir gün yolunuz düşerse aşağıda belirteceğimiz yerleri gezin hayran kalacaksınız.

ALESUND

Alesund Norveç’in batısında yer alıyor. Ve Alp dağlarına açılan bir kapı konumunda. Burası 1904 yılındaki yangın sonrasında yok olmuş daha sonrasında da yeniden Norveç usulü mimariyle inşa edilmiştir. Alesund ziyaretinizde Fjellstua dağına mutlaka yürüyerek çıkmalısınız çünkü çıkarken ki göreceğiniz manzara sizi büyüleyecek.

TROMSO

Tromso belki de siz bu şehri Türk takımlarından birisiyle yapmış olduğu maçtan dolayı bilirsiniz ancak burası Norveç’in kuzeyinde bulunan en büyük şehridir. Tromso’da 18. YY’dan kalma ahşap evler var. Evlerin etrafını çevreleyen doğa ise başka bir güzel. Şehrin büyük bir bölümü Tromsova adası üzerinde konumlandırılmış ve bu nedenle de buraya gelen misafirlerin müzeleri ve huş ağacı ormanlarını gezdiklerini görüyoruz. Tromsonun özelliği dünya üzerinde Kuzey ışıklarının en güzel şekilde izlendiği tek yer.

TRONDHEİM

Trondheim’ de herkes için ilgi çekecek olan özel yerlerin olduğunu söyleyebiliriz. Burası Norveç’in 3. Büyük şehridir. Şehir 997 yılında kurulmuş ve bir zamanlar Vikinglere de başkentli yapmıştır. Norveç’in tarihini merak edenler öğrenmek için öncelikli olarak Trondheim hakkında bilgi sahibi olmaları gerekiyor. Hatta buraya geldiğiniz de Nidaros katedrali’ni mutlaka görmelisiniz mükemmel bir kültür mirası olarak biliniyor.

JOTUNHEİMEN MİLLİ PARKI

Norveç’ te en büyük milli parklardan birisi ve ülkedeki güney merkezi bölgesinde yer alan bir park olma özelliğine sahip. Norveç’in en büyük akarsuyu Vettisfossen’ de milli park içerisinde yer alıyor. Buraya geldiğiniz de dağın içerisindeki konaklama merkezlerinde kalabilirsiniz. Trekking için mükemmel bir yer diyebiliriz.

SVALBARD

Svalbard bir takımadasıdır. Ve burası 1920 yılından beri Norveç’in yönetiminde bulunuyor. Nüfusu yaklaşık olarak 3000 civarında ve dünyanın en kuzeyinde bulunan yerleşim yeri olarak tanımlanır. Svalbard’da bugün insan eli değmemiş olan buzullar vardır. Filmlerde gördüğünüz kutup ayıları ve kutup tilkilerinin yer aldığı vahşi bir doğaya sahiptir.

OSLO

Oslo için söyleyebileceğimiz ilk şey Norveç’in başkenti olmasıdır. Burası modern ve kendine özgüveni olan bir şehir. Oslo birbirinden güzel parklardan ve yeşil alanlardan oluşuyor. Oslo soğuk bir memleket bu nedenle de buraya gitmek için yazın en bunaltıcı zamanını tercih etmeniz sizin içinde farklılık yaratacaktır. Oslo’ da 50 tane müze bulunuyor ve bunları istediğiniz gibi gezebiliyorsunuz. Ayrıca şehirde 150’ye yakın tarihi bina var.

STAVANGER

Stavanger Güneybatı’ da yer alıyor ve plajlarıyla ünlü bir şehirdir. Yazın gittiğiniz de kendinizi eğlenmiş hissedeceksiniz. Şehir limanında ise yazın cruise gemilerinin demirlemiş olduğunu görebiliyorsunuz.

Kategoriler
Gezmelisin

AMERİKA KITASININ İNCİSİ: KÜBA

Turkuaz denizin bembeyaz kumsalla buluştuğu Varadero ve yeşilin her tonuna sahip Vinales görülmesi gereken muhteşem yerlerden biridir.

Makalemizi okumaya başladığınız da heyecanınızın dorukta olduğunu biliyorum çünkü bu yazımı okuyorsanız siz de Küba turları düşünüyorsunuz. Dolayısıyla heyecanınızın da ne kadar üst seviyede olduğunu görebiliyorum. Dünyanın neresine giderseniz gidin Amerika turlarına çıkmadınız ise aslında her yeri de görmüş sayılmazsınız.

İnsanlar kış boyunca çalışıp yazın kendilerine zaman ayırmayı tercih ediyorlar ve bu tercih içinde zamanınızın aslında kısıtlı olduğunu düşünürseniz bu tur paketlerinin sizin için hem ekonomik anlamda hem de zaman bakımından uygun olduğunu biliyoruz. Turla seyahate çıktığınız da gereksizce gezdiğiniz yerlerinde olmadığını görüyorsunuz dolayısıyla bilmediğiniz bir ülkede bilen bir kişinin size yol gösteriyor olması güzel bir duygu.

Öncelikle Küba’ya gittiğiniz zaman kendinize bir rota çizmeniz sizin için zamanlama açısından avantajlı olacaktır. Malum göreceğiniz yer fazla ancak zamanınız da kısıtlı. Öncelikli olarak bilmeniz gereken acaba nereleri gezmeniz gerektiği bunun içinde bu makalemizden destek almanız sizin için faydalı olacak evet buradan sonra isterseniz Küba’ya gittiğiniz de nereleri görmeniz gerektiğine dair bilgiler vermeye devam edelim.

VARADERO 

Küba denildiği zaman ilk aklınıza gelen yer Havana ve siz burayı görmek için heyecanlanıyorsunuz ancak size daha farklı görmeniz gereken yerlerden bahsetmek istiyorum. Varadero turkuaz denizi olan beyaz plajlarıyla ünlü bir şehir. Burayı ilk olarak seçmenizin amacının uzun bir uçak yolculuğu yaptınız ve yorulduğunuzun farkındayız dolayısıyla şöyle ayaklarınızı uzatıp ya da kumlara gömüp dinlenmenizin vakti geldi. Havana’ya gittiğiniz de bacaklarınızda dermanınızın olmasını istiyorsanız buraya gelip iyi bir dinlenme yaptıktan sonra gitmenizdir. Varadero’nun yaklaşık olarak 22 kilometrelik bir plajı var ve burası için Havana’nın en zenginlerinin bulunduğu bir alan olarak biliniyormuş. Varadero için söylenebilecek tek şey Küba’nın en bakımlı ve zengin yeridir. Buraya gelenlerin büyük bir bölümü Kanada ve Avrupalılar çünkü onlar burada güneşe olan hasretlerini de geçiştirmeye çalışıyorlar. Varadero’ ya geldiğiniz zaman ayırmanız gereken zaman 2 gün ve bu iki gün içinde hem dinlenmiş hem de güzel bir deniz sefası yapmış olacaksınız. 3. Günde ise artık sıkılmaya başlayacağınızı düşünüyorum.

HAVANA

Gelelim Havana’ya Küba’ya giderken aklınızda yalnızca burasının olduğunu biliyoruz. Çünkü burası dünyaca ünlü bir yer. Küba’nın çok hızlı bir değişim içerisine girdiğini görüyoruz dolayısıyla havana eski yıkık dökük yani burada size 2 gün geçirmek bile yetip de artacak. Havana’ya geldiğiniz zaman ilk önce şuraları görmelisiniz diyebileceğimiz bir yeri biz bulamadık. Ama buraya gelen insanlar genelde turistik alanları geziyor ve bunun içinde iki gün yetip de artıyor bile. Havana ya gelen insanların uğrak yerlerinden birisi devim müzesi ancak burası devrim müzesi de olsa ismine çok yakışmıyor. Kısacası buraya geldiğiniz de ne yaparsanız yapın eski havana sokaklarında gezmek kadar heyecanlı değil bu nedenle de çok fazla burasını kafanızda büyütmenize gerek yok.

VINALES 

Vınales bio çeşitlilik nedeniyle Unesco koruması altında olan bir milli park ve burası aynı zamanda dünya da en kaliteli olan puroların üretilmiş olduğu bir yer. Küba denildiği zaman aklınıza ilk olarak Castro ve sonrasında da puroları geldiğini biliyoruz dolayısıyla buradan tek bir dal puro getirtebilmek adına ciddi paralar harcayan insanların olduğunu da biliyoruz. Küba’ya geldiğiniz zaman bu milli parkı mutlaka görmelisiniz hele ki sigara içen biriyseniz buradan puro alabilirsiniz. Turistlerin bu milli parka gelmesinin amacı kırsal hayatı yakından görmek ve puro tarlalarını seyretmek.